Psikolojik Hastalıklar
Psikolojik Hastalıklar ve Özellikleri, Tedavileri, En Değişik Psikolojik Hastalıklar Nelerdir?
Psikolojik Hastalıklar
Psikolojik hastalıklar, insanların zihinsel, duygusal ve davranışsal süreçlerinde anormalliklere ve bozulmalara neden olan ciddi sağlık sorunlarıdır. Zihnimizin karmaşık yapısını etkileyen bu hastalıklar, kişinin düşünce biçimlerini, duygularını ve davranışlarını olumsuz yönde etkiler.
Psikolojik hastalıklar, kimseye yaş, cinsiyet, sosyoekonomik durum veya coğrafi konum gözetmeksizin etki edebilir. Toplumun her kesiminden bireyi etkileyen bu sorunlar, çeşitlilik gösterir ve farklı derecelerde şiddete sahip olabilir. Günümüzde, psikolojik hastalıkların giderek artan bir küresel sağlık sorunu olduğu ve üzerinde ciddi araştırmaların yapıldığı bir gerçektir.
Psikolojik Hastalıklar ve Özellikleri
Psikolojik hastalıklar çeşitli türlerde ve şiddetlerde görülebilir ve her bireyi farklı şekillerde etkileyebilir. İşte yaygın psikolojik hastalıklar listesi aşağıda bulunmaktadır:
Depresyon: Depresyon, kişinin uzun süreli üzüntü, umutsuzluk, ilgi kaybı ve enerji düşüklüğü yaşadığı bir ruh hali bozukluğudur. Kişi, günlük aktivitelerini yapmakta zorlanabilir ve kendini değersiz, suçlu veya umutsuz hissedebilir. Depresyon, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen yaygın bir psikolojik hastalıktır.
Anksiyete Bozuklukları: Anksiyete bozuklukları, sürekli endişe, korku veya panik hissi ile karakterizedir. Panik ataklar, sosyal fobi, genelleşmiş anksiyete bozukluğu ve obsesif kompulsif bozukluk (OKB) gibi farklı türleri vardır. Bu hastalıklar, günlük yaşamda normal işlevselliği engelleyebilir ve yoğun stres yaratabilir.
Şizofreni: Şizofreni, gerçeklikten kopma, düşünce bozuklukları, duygusal düzensizlikler ve sosyal işlevsellikte azalma ile karakterize kronik bir psikotik bozukluktur. Bu hastalık, düşünce, duygu ve davranışları etkileyerek ciddi bir durum yaratabilir.
Bipolar Bozukluk: Bipolar bozukluk, ruh halinde aşırı dalgalanmalar yaşayan bir hastalıktır. Mani dönemlerinde kişi aşırı enerjik ve coşkulu olabilirken, depresif dönemlerde umutsuz ve çökkün hissedebilir. Bu dönemler arasında normal ruh hali yaşanır.
Borderline Kişilik Bozukluğu: Borderline kişilik bozukluğu, duygusal düzenlemelerde sorunlar, istikrarsız ilişkiler ve kimlik bütünlüğünün belirsizliği ile ilişkilidir. Yoğun korku, öfke ve terk edilme duyguları sıklıkla görülür.
Yeme Bozuklukları: Yeme bozuklukları, yemek alışkanlıklarında ve beden algısında ciddi bozukluklarla karakterizedir. Anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza ve tıkınma bozukluğu bu hastalıklar arasında yer alır.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): TSSB, travmatik bir olayı yaşayan kişinin sonrasında tekrarlayan kabuslar, hatırlama zorluğu, kaçınma davranışları ve sürekli tetikte olma hissi yaşadığı bir durumdur.
Bu sadece birkaç örnek olup, psikolojik hastalık türleri oldukça fazladır. Her hastalığın kendine özgü belirtileri, sebepleri ve tedavi yöntemleri bulunur.
Psikolojik Hastalıklar ve Tedavileri
Psikolojik hastalıklar, farklı nedenlere ve semptomlara sahip olabilir ve tedavileri de çeşitlilik gösterebilir. İşte yaygın psikolojik hastalıklar ve tedavi yöntemleri:
Depresyon: Depresyon tedavisinde, terapi ve/veya ilaç tedavisi kullanılabilir. Bireylerin yaşadığı duygusal sıkıntılar, düşünce kalıpları ve davranış biçimleri terapist tarafından incelenerek, terapötik tekniklerle değiştirilmeye çalışılır. Antidepresan ilaçlar ise beyindeki kimyasal dengesizlikleri düzenlemeye yardımcı olabilir.
Anksiyete Bozuklukları: Anksiyete bozuklukları, terapi (bilişsel davranışçı terapi, maruz kalma terapisi) ve ilaç tedavisiyle tedavi edilebilir. Terapi, kişinin anksiyeteyle başa çıkma becerilerini geliştirmesine yardımcı olurken, antidepresan veya anksiyolitik ilaçlar semptomların yönetimine yardımcı olabilir.
Şizofreni: Şizofreni tedavisinde, ilaç tedavisi (antipsikotikler) ve psikososyal destek yöntemleri kullanılır. İlaçlar, psikotik semptomların şiddetini azaltarak hastanın daha iyi işlevsel olmasını sağlar. Ayrıca, terapi, destek grupları ve sosyal beceri eğitimi gibi psikososyal yaklaşımlar da önemli rol oynar.
Bipolar Bozukluk: Bipolar bozukluk tedavisinde, duygudurum dengeleyici ilaçlar ve psikoterapi kullanılır. Duygudurum dengeleyiciler, manik ve depresif dönemler arasında denge sağlamaya yardımcı olurken, terapi bireyin duygusal düzenlemesine ve başa çıkma becerilerinin gelişmesine destek olur.
Borderline Kişilik Bozukluğu: Borderline kişilik bozukluğu tedavisinde, bilişsel davranışçı terapi, diyalektik davranışçı terapi ve psikodinamik terapi gibi özel terapi yöntemleri kullanılır. Tedavi, duygusal düzenleme becerilerini geliştirme ve ilişkilerdeki sorunları ele alma odaklıdır.
Yeme Bozuklukları: Yeme bozukluklarının tedavisinde, psikoterapi (kognitif davranışçı terapi, davranışsal terapi) ve diyetisyenlerin desteğiyle düzenli beslenme planları kullanılır. Tedavi sürecinde, kişinin beden algısını ve yeme alışkanlıklarını anlamak ve değiştirmek önemli bir rol oynar.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): TSSB tedavisinde, bilişsel davranışçı terapi, göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme (EMDR) gibi özel terapi yaklaşımları kullanılır. Bu terapiler, travmatik olaylarla başa çıkmaya ve olumsuz semptomların azaltılmasına yardımcı olur.
Her psikolojik hastalığın tedavisi, bireyin durumuna ve semptomlarının şiddetine göre özelleştirilmelidir. Bu nedenle, uzman bir psikolog, psikiyatrist veya diğer mental sağlık profesyonelleri tarafından doğru teşhis ve uygun tedavi planının belirlenmesi önemlidir. Tedavi, erken teşhis ve uygun destekle hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve psikolojik sağlıklarını iyileştirebilir.
En Değişik Psikolojik Hastalıklar
Erotomani:
Erotomani, birinin kendisine aşık olduğuna inanma durumudur. Bu kişiler, gerçekte olmayan hayali hayranlarının kendilerine telepatik veya gizli sinyallerle mesajlar gönderdiğine inanır. Eğer gerçeklikle yüzleştirilirler ve sevgilisi sandıkları kişi tarafından reddedilirlerse bile bu reddedilmeyi, hayali ilişkileri olduğunu düşündükleri kişinin onları gizli tuttuğuna yorarlar.
Quasimodo Sendromu:
Quasimodo Sendromu, beden dismorfik bozukluğu olarak da bilinir. Bu durumda kişi kendisinde hayali bir kusuru olduğuna inanır ve sürekli olarak aynada bu kusurları inceler. Özellikle yüz, burun, cilt, göz ve saçlar gibi bölgelerde yoğunlaşan bu kaygı, kişinin eve kapanmaya meyil göstermesine ve hatta intihar girişimine kadar ilerleyebilir.
Kriptomnezi:
Kriptomnezi, zihnin daha önce maruz kalınmış bir eseri, müziği veya yaratıcı bir imgeyi tamamen unutmasına rağmen bilinçaltında depolanması sonucu, kişinin aynı eseri kendisine ait bir fikir olarak üretebilmesidir. Bu durum genellikle yaratıcı işlerle, sanatla uğraşan insanlarda sıkça görülür.
Alice Harikalar Diyarı Sendromu (Todd Sendromu):
Alice Harikalar Diyarı Sendromu, zaman, vücut ve cisim algısında sorunlar yaşanması durumudur. Bu sendromu olan kişiler, nesneleri gerçekte olduklarından farklı büyüklükte, küçüklükte, uzaklıkta veya yakınlıkta algılayabilirler. Ayrıca, kendi vücutlarına ve düşüncelerine yabancılaşma hissi yaşayabilirler. Görsel ve işitsel illüzyonlarla da ilişkilendirilebilir.
Stockholm Sendromu:
Stockholm Sendromu, kaçırılan kişinin, kendisini kaçıran (rehin alan) kişiye aşık olma veya bağlanma durumudur. Rehineler, kaçıranlarına karşı duygusal bir bağ hissedebilir ve onların isteklerine uygun davranabilirler. Adını gerçek bir olaydan alır ve rehinelerin kaçıranlarına sempati göstermeleriyle tanımlanır.
Lima Sendromu:
Lima Sendromu, Stockholm Sendromunun tam tersidir. Bu durumda kaçıran, rehin alan kişi rehineye karşı derin bir bağlılık hisseder ve ona sempati duyar. Kaçıranlar, rehin aldıkları kişilerin arzularına uyar ve suçluluk duygusu veya vicdani kararsızlıklarla açıklanabilir.
Münchausen Sendromu:
Münchausen Sendromu, kişinin sürekli olarak tıbbi müdahale gerektiren hastalıkları olduğunu uydurma hikayelerle anlatmasıdır. Bu kişiler, hastane ortamında olmayı ve ilgi çekmeyi severler ve hastane personeli tarafından sık sık görülürler.
Yabancı El Sendromu:
Yabancı El Sendromu, kişinin ellerinden birisinin kendisine ait olmadığına, bilincinden bağımsız hareket ettiğine inanmasıdır. Bu sendroma sahip kişilerde elin hareketleri beynin yarım kürelerinden biri tarafından kontrol edilir, ancak kişinin iradesi dışında gerçekleşir. Nörolojik bir sendromdur.
Likantropi:
Likantropi, kişinin kendini kurt adam sanmasına ilişkin sanrıya verilen durumdur. Bu kişiler, vücutlarındaki değişikliklerle ilgili yanlış inançlar geliştirirler, örneğin dişlerinin ve tüylerinin değiştiğine inanabilirler.
Capgras Sanrısı (Sahtekar Sendromu):
Capgras Sanrısı, kişinin tanıdığı kişilerin yerine onlara çok benzeyen sahtekarların geçtiğine inanma durumudur. Hasta, tanıdığı kişilere karşı güvensizlik ve yanlış tanıma hissedebilir. Temporal lob hasarından kaynaklanabilir.
Apotemnophilia (Vücut Bütünlüğüne İlişkin Kimlik Bozukluğu):
Apotemnophilia, kişinin bir uzvunu kendisine ait hissetmemesi durumudur. Bu kişiler vücutlarının belirli bölümlerini kesmeye veya zarar vermeye istek duyabilirler. Nörolojik bir hastalıktır ve tedavisi henüz yoktur.
Cotard Sanrısı:
Cotard Sanrısı, kişinin kendisinin ölü veya var olmadığına inandığı bir sanrı durumudur. Kişi vücudundaki değişiklikleri, organlarının yok olduğunu veya çürüdüğünü düşünebilir.
Kluver-Bucy Sendromu:
Kluver-Bucy Sendromu, temporal lob hasarıyla ilişkilendirilen bir durumdur. Kişilerde hafıza kaybı, nesnelere karşı cinsel ilgi ve yenilemeyen nesneleri yeme isteği gibi belirtiler gözlenebilir.
Paramnezi (Çarpık Anımsama):
Paramnezi, anıların çarpıtılması sonucu oluşan bir bellek bozukluğudur. Bu durumda kişi gerçekleşmemiş olayları hatırlıyormuş gibi düşünebilir veya gerçek olayları yanlış hatırlayabilir. Ancak, paralel evrenlerde yaşıyor hissiyatı ile ilişkili değildir. Paramnezi, bellek süreçlerindeki çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir ve genellikle hafıza hatırlama süreçlerinin doğru işlememesiyle bağlantılıdır.
0 Yorum
Yorum Yapın