Blog

HSP Nedir? Henoch-Schönlein Purpurası (HSP) ve Belirtileri

hsp_kapak
Sağlık

HSP Nedir? Henoch-Schönlein Purpurası (HSP) ve Belirtileri

Henoch-Schönlein Purpurası (HSP), küçük damarları etkileyen bir damar iltihaplanması hastalığıdır. Bu hastalık, genellikle çocuklarda daha sık görülse de, her yaş grubunda rastlanabilir. HSP, vasküliti olarak bilinen, damarların iltihaplanmasıyla karakterize edilen bir hastalıktır ve küçük kan damarlarını etkiler. Vaskülit, vücudun farklı bölgelerindeki damarları etkileyebilir ve özellikle karın, böbrek, eklem ve cilt gibi organları tutabilir.

HSP’nin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, çoğu zaman bir üst solunum yolu enfeksiyonundan sonra gelişir. Bu enfeksiyonlar, bağışıklık sisteminin yanlışlıkla vücudun kendi damarlarına saldırmasına neden olabilir. Bu durum, cilt döküntüleri, karın ağrısının yanı sıra böbrek tutulumları ve eklem iltihabı gibi çeşitli semptomlarla kendini gösterir.

Ömür Boyu Eğitimlerimize Bakmak için tıklayınız.

HSP’nin Belirtileri

Henoch-Schönlein Purpurası’nın en yaygın belirtileri şunlardır:

  • Purpura: Ciltte kırmızımsı-mor renk değişiklikleri, özellikle bacaklarda ve ayak bileği çevresinde görülen döküntülerdir. Bu döküntüler, küçük damarların iltihaplanması sonucu oluşan kanamalar nedeniyle ortaya çıkar.
  • Karın ağrısı: Karın bölgesinde kramp tarzı ağrılar hissedilebilir. Karın ağrısının şiddeti, hastalığın derecesine ve organ tutulumuna göre değişebilir.
  • Eklem iltihabı: HSP, eklemlerde ağrıya ve şişliğe neden olabilir. Genellikle dizler ve ayak bilekleri gibi küçük eklemler etkilenir.
  • Böbrek tutulumları: Hastalığın ciddi vakalarında, böbrek hastalığı gelişebilir. Böbreklerdeki iltihaplanma, idrarda kan veya protein görülmesine yol açabilir, bu da böbrek fonksiyonlarının bozulduğunu gösterebilir.

HSP Nasıl Teşhis Edilir?

HSP’nin tanısı genellikle fiziksel muayene, hastanın tıbbi geçmişi ve laboratuvar testleri ile konur. Cilt döküntülerinin izlenmesi ve hastanın şikayetleri, tanı koyma sürecinde önemli rol oynar. Özellikle karın ağrısı ve eklem iltihabı da dikkate alınarak, hastalık belirtileri gözlemlenir.

Bunun dışında, HSP tanısı için kan testleri yapılabilir. Kan testlerinde, inflamasyon göstergeleri olan yüksek CRP ve sedimentasyon hızı gibi parametreler gözlemlenebilir. Ayrıca, böbrek tutulumu şüpheli olduğunda idrar testi yapılabilir. İdrarda kan veya protein varlığı, böbreklerin etkilenip etkilenmediğini anlamaya yardımcı olabilir.

Eğer hastalık şiddetliyse, böbrek tutulumu veya damarlarının iltihabı gibi komplikasyonlar gelişebilir, bu nedenle erken tanı önemlidir.

HSP Tedavisi

HSP tedavisinde öncelikle hastalığın şiddeti ve organ tutulumları göz önünde bulundurulur. Genellikle hastalık kendiliğinden iyileşebilir, ancak bazı hastalarda tedavi gerekebilir.

  1. Ağrı Kesiciler ve İltihap Giderici İlaçlar: Eklem ağrılarını ve şişlikleri hafifletmek için nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) kullanılabilir. Bu ilaçlar, ağrıyı dindirmeye ve iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olur.
  2. Steroidler: Eğer böbrek tutulumu veya damarlarının iltihabı gibi ciddi durumlar varsa, doktorlar steroid tedavisi önerebilir. Steroidler, bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesini engelleyerek iltihaplanmayı kontrol altına alır.
  3. Böbrek Hastalığına Yönelik Tedavi: Böbrekleri etkileyen HSP vakalarında, böbrek fonksiyonlarını korumaya yönelik tedaviler gerekebilir. Bu tedavi, hastalığın seyrine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Ömür Boyu Eğitimlerimize Bakmak için tıklayınız.

HSP’nin Komplikasyonları

HSP’nin en önemli komplikasyonlarından biri böbrek hastalığıdır. Böbreklerdeki iltihaplanma,

ciddi böbrek yetmezliğine yol açabilir. Ayrıca, hastalığın şiddetli olduğu durumlarda,

damarlarının iltihabı vücudun farklı bölgelerinde kanama ve doku hasarına neden olabilir. Bu

nedenle HSP’li hastaların düzenli olarak izlenmesi çok önemlidir.

HSP’nin Önlenmesi

Henoch-Schönlein Purpurası’nın tam olarak önlenebilmesi mümkün değildir, ancak bazı

önlemler, hastalığın gelişmesini engellemeye yardımcı olabilir. Örneğin, üst solunum yolu

enfeksiyonlarından korunmak, bağışıklık sistemini güçlendirebilir. Ayrıca, HSP’li hastaların

düzenli tıbbi kontrolleri, hastalığın ilerlemesini izlemek ve böbrek gibi organların zarar

görmesini engellemek açısından önemlidir.

Henoch-Schönlein Purpurası (HSP), küçük damarları etkileyen bir vaskülit hastalığıdır ve

genellikle karın ağrısının, eklem iltihabının, cilt döküntülerinin ve böbrek tutulumlarının

eşlik ettiği bir hastalıktır. Erken teşhis ve uygun tedavi ile hastaların büyük çoğunluğu

iyileşebilir. Purpurası HSP hastalığının tedavisinde, ağrı giderici ilaçlar, steroid tedavisi ve

böbrek koruyucu önlemler önemli yer tutar. Ancak, hastalığın ciddi komplikasyonlara yol

açabileceği için düzenli takip ve tedavi önemlidir.

HSP’nin seyrini etkileyen birçok faktör vardır ve bu hastalığın yönetimi, kişiye özel olarak

planlanmalıdır. HSP’nin tedavisinde, semptomları kontrol altına almak ve olası

komplikasyonları önlemek için bireyselleştirilmiş bir yaklaşım gereklidir.

HSP’nin Takibi ve Uzun Vadeli İzlem

HSP’nin iyileşme süreci, hastalığın şiddeti ve tutulum alanlarına göre değişkenlik gösterebilir. Genellikle, hastaların çoğu birkaç hafta içinde iyileşirken, bazıları daha uzun süreli izleme

gerektirebilir. HSP’nin özellikle böbrek tutulumu gösterdiği vakalarda, uzun süreli takip

gerekebilir çünkü bu durumda böbrek fonksiyonları zamanla bozulabilir.

Böbrek fonksiyonlarını korumak için düzenli olarak kan ve idrar testlerinin yapılması

önemlidir. Böbrek hastalığı gelişen hastalar için, kreatinin ve proteinüri seviyelerinin

izlenmesi, böbrek sağlığının korunmasına yardımcı olacaktır.

HSP’nin İleri Düzeyde Tedavi Gereksinimleri

Hastalık, böbrekler dışında başka organları da etkileyebilir. Karın ağrısının şiddetli olduğu,

damarlarının iltihabı veya kanamalarla seyreden HSP vakalarında, daha ileri tedavi

yöntemleri gerekebilir. Bu tür vakalarda, doktorlar bağışıklık sistemini baskılayacak tedavi

seçeneklerine yönelebilir. Bunun için, immünosüpresif tedaviler veya biyolojik ilaçlar

düşünülebilir.

HSP’nin en büyük risklerinden biri, purpurası HSP ve böbrek tutulumu nedeniyle

gelişebilecek organ hasarlarıdır. Bu nedenle, hastalık tanısı konan bireylerin tedavi sürecinde

dikkatli bir izleme sürecine alınması önemlidir.

HSP’nin Psikolojik Etkileri

HSP, özellikle çocuklar üzerinde psikolojik etkiler bırakabilir. Ciltteki döküntüler ve küçük

damarların iltihaplanması sonucu oluşan morarma gibi belirtiler, hastaların dış

görünüşlerinde değişikliklere yol açabilir ve bu durum psikolojik olarak etkileyebilir. Bu tür

durumlar, hastaların özsaygısını ve özgüvenini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle,

HSP’li çocukların ve ailelerinin psikolojik destek alması faydalı olabilir.

HSP ve Yaşam Kalitesi

HSP, hastaların yaşam kalitesini geçici veya kalıcı olarak etkileyebilir. Özellikle karın ağrısının

ve eklem iltihabının şiddetli olduğu vakalarda, günlük aktivitelerde kısıtlamalar olabilir.

Hastalar, ağrıyı azaltmak için yaşam tarzı değişiklikleri yaparak rahatlama sağlayabilirler.

Ayrıca, hastalıkla başa çıkmak için aile içi destek ve sosyal çevreden yardım almak,

hastaların hastalıkla baş etmelerine yardımcı olabilir.

HSP tanısı konan bireylerin tedavi süreçlerinde, tıbbi profesyonellerin önerilerine uymaları ve

tedaviye sadık kalmaları son derece önemlidir. Bunun yanı sıra, hastaların belirtilerini

izlemeleri ve hastalıkla ilgili değişiklikleri doktorlarına bildirmeleri gerekir. Tedavi sürecinde

doktorlar, hastanın semptomlarını sürekli olarak izleyerek, hastalığın ilerleyip ilerlemediğini

değerlendirebilirler.

Düşünceni buraya bırak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kategoriler

Select the fields to be shown. Others will be hidden. Drag and drop to rearrange the order.
  • Image
  • SKU
  • Rating
  • Price
  • Stock
  • Availability
  • Add to cart
  • Description
  • Content
  • Weight
  • Dimensions
  • Additional information
Click outside to hide the comparison bar
Compare